Yalnız kaldığınızı derinden hissettiğiniz anlar oldu mu? Kabul etmek istemesek de, hayatımızda bir noktada sadece yanımızda duracak bir dosta ihtiyaç duyduğumuz olmuştur. The Lonesome Guild tam olarak bu duygunun üzerine gidiyor ve beklenenden çok daha derin bir yerden vuruyor.
İsminden bile duygusal bir tema içerdiği anlaşılabiliyor ama ilk bakışta oyunun tatlı hayvanlarla dolu, rengarenk bir dünyada geçen, rahatlatıcı bir macera oyunu olduğunu düşünmeniz gayet normal. Meğerse çok yanılmışız. Tiny Bull Studios, harika ve duygusal bir iş ortaya koyarak dikkatimi çekmeyi başardı.
Peki The Lonesome Guild bizlere neler sunuyor? Tüm detaylarıyla The Lonesome Guild inceleme yazımız yayımda!
The Lonesome Guild İnceleme
The Lonesome Guild’de Ghost adlı hafızasını yitirmiş bir ruhu kontrol ediyoruz. Ghost kısa sürede Davinci adında, sarı tüylü, eksantrik bir mucit tavşanla tanışıyor. Bu ikili, dünyayı yalnızlığı yayan kırmızı bir sise karşı kurtarma görevine çıkıyor. Böylece The Lonesome Guild adı verilen dostluk loncası kuruluyor ve oyun boyunca yeni üyelerle büyüyor.
Oyunun temeli tam da isminde saklı: yerelleştirilmiş haliyle ”yalnızlık”. Ton olarak yer yer Pokemon Mystery Dungeon’a benzettiğim anlar oldu.
Her karakterin kendi içsel yolculuğu ele alınıyor ve Ghost’un önderliğinde herkes kendi travmasıyla yüzleşiyor. Fazla spoiler vermeden söylemek gerekirse: The Lonesome Guild bu temayı öyle doğal, öyle içten işliyor ki, ne duygusal anlar zorlama geliyor ne de mizah havada kalıyor. Umut, kayıp, dostluk ve kabullenme temalarını olağanüstü bir dengeyle harmanlayan, samimi ve ustaca yazılmış bir hikaye var karşımızda.

Baştan sona kadar duygusal olarak bağlı kaldım. Ana hikayenin dışında, kamp alanlarında parti üyelerinizle diyaloglara girebiliyorsunuz. Bu sohbetler hem karakterleri daha yakından tanımanızı sağlıyor hem de İlişki Puanı (Relationship Points) kazanmanıza olanak tanıyor. Bu puanlar, karakterlerin yetenek ağacında yeni alanlar açmak için de gerekli.
Diyaloglarda bazen seçim yapmak gerekiyor ve verdiğiniz yanıt, hangi karakterin ilişki puanı kazanacağını belirliyor. Böylece hikaye anlatımıyla oynanış iç içe geçiyor. Sadece lore değil, karakter gelişimi de bu sistemle şekilleniyor. Bunun yanında dünyaya dağılmış çiçekler ve ekipmanlar karakter gelişimini etkiliyor. Çiçekler kalıcı istatistik artışı sağlarken, ekipmanlar klasik biçimde ekstra bonuslar sunuyor.
Basit ama etkili bir sistem; sevdiğiniz karakteri güçlendirmek oldukça tatmin edici. Ghost bir ruh olduğundan doğrudan dövüşemiyor. Bunun yerine, savaş sırasında takım arkadaşlarını ele geçirerek onların bedenlerinde savaşıyor. Gerçekte bu, oyuncunun savaşta doğrudan bir karakteri kontrol etmesi anlamına geliyor.

Üç kişilik aktif bir partiyle savaşıyorsanız, geri kalan üyeler yedekte bekliyor. Her karakterin temel saldırıları benzer olsa da, iki özel yetenekleri bulunuyor. Bu yetenekler basit ama kullanışlı yetenek ağaçları üzerinden geliştiriliyor. Ancak özel saldırıların karakterler arası senkronizasyonu biraz zayıf kalmış. Yani takım kombinasyonları veya yetenek zincirleri çok derin değil.
Ghost aynı anda yalnızca bir karakteri kontrol edebiliyor ancak oyun sürekli karakter değiştirmenizi teşvik ediyor. Doğru zamanda yapılan değişimler geçici hasar bonusu sağlıyor ve savaşları dinamik kılıyor. Düşmanlar farklı biçimlerde karşınıza çıkıyor; saldırı anları net bir mesajla veriliyor. Kaçınma ve konumlanma da büyük önem arz ediyor. Ancak normal düşman savaşları bir süre sonra tekrara düşüp tempoyu yavaşlatıyor.
Boss savaşları mükemmel! Her biri özgün mekaniklere sahip. Hasar açgözlülüğüyle risk alma arasındaki denge çok iyi kurulmuş. Savaşların dışında çeşitli bulmacalarla da karşılaşıyoruz. Ghost fiziksel nesnelerle etkileşime giremediğinden, çoğu bulmaca karakterlerin pozisyonunu koordine etmek üzerine kurulu. Basit kaldıraç bulmacaları yer yer sıkıcı olsa da, bazıları ışık taşımayla gizli yolları ortaya çıkarma gibi zekice fikirler içeriyor.

Özellikle “Ruh Işığı” (ghost light) mekaniği, çevreyi farklı bir gözle görmeyi sağlıyor ve oyun, oyuncuya gerçekten düşünme fırsatı verdiğinde parlıyor. Oyunun sanat yönetimi olağanüstü. Açılışta sıradan bir orman bölgesiyle başlayan macera, ilerledikçe inanılmaz çeşitlilik sunuyor: sonbahar renklerine bürünmüş ormanlar, ışıltılı çöller, buzla kaplı şehir sokakları… Her bölge benzersiz, detaylı ve sevgiyle tasarlanmış.
3D çevrelerin yanı sıra 2D çizimler de alkışı hak ediyor. Karakter portreleri, menü tasarımları ve hikaye sahneleri adeta bir masal kitabından çıkmış gibi. Özellikle hikaye ilerledikçe gördüğümüz illüstrasyonlar karakterlere daha da bağlanmamızı sağlıyor.
İnceleme yazımızı toparlayacak olursak; The Lonesome Guild, sizi tamamen hazırlıksız yakalayan türden bir oyun. Tatlı görselliğinin ardında, dostluk ve yalnızlık üzerine dokunaklı bir hikaye saklıyor. Savaş sistemi zaman zaman tekrara düşse de, samimi anlatımı ve karakterlerinin duygusal yolculuklarıyla bunu fazlasıyla telafi ediyor.
Sevimli dostlarımızın birbirine güvenerek karanlığı aşmalarını izlemek gerçekten anlamlı bir deneyim sunuyor.
İlginizi Çekebilir: Fresh Tracks İnceleme
Peki siz The Lonesome Guild inceleme yazımız hakkında ne düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesi üzerinden bizlerle paylaşmayı unutmayın sevgili geek.tr okuyucuları.
The Lonesome Guild (PS5)
The Lonesome Guild, dostluğun gücünü hatırlatan, içten ve büyüleyici bir hikaye sunuyor. Savaş sistemi zaman zaman tekrara düşse de, samimi anlatımı ve karakterlerinin duygusal yolculuklarıyla bunu fazlasıyla telafi ediyor. Şans vermeye değer bir yapım.
Artılar
- Derin, Duygusal Ve Etkileyici Hikaye Anlatımı
- Boss Savaşları
- Muhteşem Sanat Yönetimi Ve Karakter Çizimleri
Eksiler
- Özel Yetenekler Arasında Yeterli Sinerji Yok
- Basit Bulmacalar
- Standart Düşman Savaşları Bir Süre Sonra Sıkıcı Hale Geliyor



