Bir video oyunu kötüsü olmak zordur. Ne yaparsanız yapın, başarısız olmaya mahkumsunuzdur ve zafer her zaman kahramana bahşedilir. Bazılarıysa bu zaferi gölgelemek için canını dişine takar ve iyileşmez bir yara bırakabilir. Kahramanları gölgede bırakan kötülerin kısa bir listesini istiyorsanız, işte nefret etmeyi sevdiğimiz en iyi video oyunu kötüleri ile karşınızdayız. Nefret etmeyi sevdiğimiz 10 video oyunu kötüsü!
Nefret Etmeyi Sevdiğimiz 10 Video Oyunu Kötüsü
- Pagan Min – Far Cry 4
- Jeremy – The First Descendant
- GLaDOS – Portal
- Dr. Neo Cortex – Crash Bandicoot
- Vamp – Metal Gear Solid 2
- Lady Dimitrescu – Resident Evil: Village
- Lilith – Diablo 4
- Zenos – Final Fantasy XIV
- Vaas Montenegro – Far Cry 3
- Handsome Jack – Borderlands 2
Pagan Min – Far Cry 4

Ubisoft oyunları hakkında ne derseniz deyin ama kötü karakterler konusunda Ubi’yi eleştirmek acımasızlık olur. Pagan Min, Far Cry 4’ün baş düşmanı. Tehlikeli, güçlü ve tuhaf bir şekilde iyi diksiyona sahip. Ayrıca benzersiz bir moda anlayışı var ve misafirperverliğin değerini biliyor.
Pagan Far Cry 4’ün ilk birkaç dakikası içinde, diğer odada zavallı bir ruha işkence etmek için kendini mazur görmesine rağmen, size bir ziyafet veriyor. Pagan Min’in bir sonraki adımda ne yapacağını asla bilemiyorsunuz ve hikaye onun sayesinde daha da keyifli hale geliyor.
Jeremy – The First Descendant

Bu listede video oyunu kötüleriyle ilgili pek çok motifi ele alıyoruz ancak Jeremy’nin çok daha ilişkilendirilebilir bir kişiliği var: kıskançlık. The First Descendant’taki oyuncuların hepsi “Rehber” olarak bilinen gizemli bir yapay zeka yapısıyla iletişim kurabilen soydan gelenlerden oluşuyor.
Jeremy bu kuralın bir istisnası. O bu bağlantıyı paylaşmıyor ve bundan nefret ediyor! Ne yaparsanız yapın, haydutluk yapıp meseleleri kendi eline almadan önce hıncını oyuncudan ve diğer Descendantlardan çıkarıyor.
Burada onun kaderini söyleyip oyun bozanlık yapmayacağım ancak davranışlarına rağmen oldukça büyük bir hayran kitlesi edindiği de inkar edilemez. Kötü anlamda… Jeremy, The First Descendant’da oynanabilir bir karakter olmasa da, diğer birçok Descendant zaman ayırmanıza değer nitelikte.
GLaDOS – Portal

Valve’in efsanevi bulmaca başyapıtı Portal, GLaDOS olmadan bu kadar unutulmaz olamazdı. Aperture Bilim Laboratuvarlarına ilk geldiğinizde, GLaDOS’un bir arkadaş ya da en azından bir rehber olduğunu düşündüğünüz için kendinize kızmayın. Herkes kandı.
Odalardan kaçtığınızda GLaDOS’un manyakça saçmalamaları saf altın değerinde anlara sahip. Oyuncu olarak, sizinle iletişime geçmesini dört gözle bekliyorsunuz ve diyaloglarının çoğu akılda kalıcı ve ikonik.
Dr. Neo Cortex – Crash Bandicoot

Çoğu ikonik video oyunu kötü karakteri sert ve haşindir ancak aptallara da bolca yer vardır. Dr. Neo Cortex, Crash Bandicoot’un ezeli rakibi. Crash Bandicoot çevik ve atletik ancak Dr. Neo Cortex (sözde) bir uşak ordusuna sahip bir dahi. Ne olursa olsun, Cortex Crash ile baş etmekten tamamen aciz ve seri boyunca planlarının giderek daha da saçma bir hal aldığını görmek üzücü. Şapşal şey seni!
Vamp – Metal Gear Solid 2

Vamp’ın Metal Gear Solid 2’deki çıkışı sadece Hideo Kojima’nın başarabileceği şekilde şık ve dehşet verici.
Bıçaklı bir büyücü olması ve kurbanlarını öldürdükten sonra emerek kurutması onu etkileyici kılıyor. Vamp’in neler yapabileceğini asla bilemezsiniz. MGS2’deki antagonistler olan Dead Cell’in diğer üyelerinin aksine, Vamp kafasına yediği herhangi bir kurşundan rahatlıkla kurtulabilir ve kaçabilir. Hatta su üzerinde bile yürüyebiliyor! Daha ne olsun?
Lady Dimitrescu – Resident Evil: Village

Resident Evil serisi ikonik kötü karakterlerden payına düşeni almış ancak çok azı Lady Dimitrescu kadar akılda kalıcı olmuştur. Lady Dimetrescu, Resident Evil: Village tanıtımı sırasında birkaç nedenden dolayı (biliyorsanız, biliyorsunuzdur) popülaritesini artırdı.
Ne yazık ki Lady Dimitrescu, Resident Evil: Village’ın ana düşmanı değil ve hikayedeki zamanı sona erdikten sonra onu bir daha göremiyoruz.
Lilith – Diablo 4

Lilith, Diablo 4’teki ana antagonist ve tartışmasız bu listedeki en kötü karakter. Niyeti kasıtlı olarak belirsiz bırakılmış ancak hem Cennet’i hem de Cehennem’i devirmek istediği açık ve net. Nefretin Kızı’nın sözleri zehir gibi ve etkilerini tüm oyun boyunca görebiliyorsunuz. Lilith güç ve bilgi gibi şeyler vaat ediyor ve bu vaatleri yerine getirenler çabucak zamansız bir sonla karşılaşıyor.
Her şeyin ötesinde, Lilith duygu yoksunu. Sanctuary hiçbir zaman iyi bir yer olmadı. Ah, içim daraldı.
Zenos – Final Fantasy XIV

Bir hikâyede iyi bir kahramanın güçlü bir düşmana ihtiyacı vardır. Final Fantasy XIV’te bu roller Zenos ile değişiyor. Zenos, Stormblood Expansion’ın antagonisti ve güce karşı doymak bilmez bir açlığı var. Ayakta kimse kalmayana kadar acımasızca daha zorlu düşmanlarla savaşabilecek inanca sahip.
Güç arayışı nedeniyle oyunda peşimize düşüyor çünkü kim efsanevi Işık Savaşçısı’ndan daha güçlü bir rakip olabilir ki? Zenos, amaçları uzun süre kabaca basit göründüğü için bölücü bir düşman. Endwalker genişlemesi sırasında karakteri biraz daha ete kemiğe büründürmeleri de hoş bir dokunuş oldu.
Vaas Montenegro – Far Cry 3

Vaas, Far Cry 3’ün mükemmel, öngörülemez kötü adamı. Maskaralıkları dengesiz ancak deliliği garip bir şekilde ilgi çekicidir. Far Cry 3’ün büyük bir bölümünü, yer aldığı her ara sahnede şovu çalan bu deli tarafından avlanarak geçiriyorsunuz.
Bu listedeki birçok kötü esrarengiz olmalarıyla ön plana çıkıyor. Vaas ise bunun tam tersi. O haydut, çılgın ve her fırsatta sizi zorlamakla meşgul. Far Cry oyunları oldukça güçlü bir antagonist kadrosuna sahip ancak seri hiçbir zaman efsanevi Vaas Montenegro’nun yerini dolduracak birini tepside bize sunamadı.
Handsome Jack – Borderlands 2

Handsome Jack, Borderlands serisinden çıkan en iyi baş düşman. Jack, Hyperion’un başkanı ve bu unvanla birlikte neredeyse sonsuz para, nüfuz ve ateş gücüne sahip. Her zaman oyuncudan bir adım önde ve bazen sadece övünmek için sizinle iletişime bile geçebiliyor.
Handsome Jack stabil olmayan bir mayın gibi ve ne zaman patlayabileceği hiç kestirilemiyor. Handsome Jack kadar iğrenç bir karakter yaratmak için olağanüstü bir yazarlık gerekiyor. Oh, eğer hala etkilenmediyseniz, Butt Stallion adında elmastan yapılmış bir midillisi de var. Keşke benim de olsa.
İlginizi Çekebilir: En İyi Aksiyon RPG Oyunları
Peki siz nefret etmeyi sevdiğimiz 10 video oyunu kötüsü listemiz hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizin favori kötüleriniz hangileri? Düşüncelerinizi hemen aşağıda yer alan yorumlar sekmesi üzerinden bizlerle paylaşmayı unutmayın sevgili geek.tr okuyucuları.



